Magazin Cafe
Magazin

Özcan Deniz'in bitmeyen öfkesi

Özcan Deniz, "Sadece kendimi ve çekirdek ailemi korumaya alıyorum. Eskisinden daha güçlü ve parlak yola devam ediyorum" diyerek, annesi ve kardeşlerini hayatından çıkardığını yineledi

Sedef Karatay |
Özcan Deniz'in bitmeyen öfkesi
Özcan Deniz'in bitmeyen öfkesi
Özcan Deniz'in özel hayatıyla ilgili gelişmeler, kamuoyunda geniş yankı bulmaya devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda menajerliğini yürüten ağabeyi Ercan Deniz ile yollarını ayıran ünlü oyuncu ve şarkıcı, bu ayrılığın ardından ailesinin bazı üyelerinden de tepki görmüştü. Kız kardeşi Yurda Güler'in, Deniz'in eşi Samar Dadgar'a yönelik eleştirileri, uzun süredir süren ailevi gerilimin son halkasını oluşturuyordu. Uzun bir sessizliğin ardından Özcan Deniz, bugün yaptığı duygusal paylaşımla olaylara dair net bir duruş sergiledi.

Paylaşımında, geçmişte yaşadığı zorlukları ve bu zorluklardan çıkarken gösterdiği mücadeleyi detaylı bir şekilde anlatan Deniz, "Yarın her şey geçse de, kalpte bıraktığı tortu asla geçmez ve onunla yaşar insan" sözleriyle başlıyor. Bu tortuyu bırakanların bir gün anlayacağını, kendisinin onlara gösterdiği saygının hiçbir zaman karşılık görmeyeceğini ve dertlerine canıyla, kanıyla, varıyla, yokuyla koştuğunu belirtiyor. "Gurur duyması gerekene tepeden baktıklarını, şükretmeleri gerekenlere küfrettiklerini anlayacaklar" diyerek, kendisini desteklemeyenlere sert bir şekilde eleştiri yöneltiyor.

Geçmişte yaşadığı yoksulluğu ve zorlukları, "zeytinin dört kere ısırarak kahvaltı yaptığımız günlerden, yatağa aç girdiğimiz günlerden, tuvaletsiz mutfaksız fareli evlerden (bunun filmini çekeceğim)" ifadeleriyle vurguluyor. Bu zorluklara rağmen bugünlere gelmelerinin sebeplerine küfretmenin acı bir final olduğunu belirterek, kendisini desteklemeyenleri eleştiriyor. "Hepsini unuttunuz değil mi? Ben tek bir gününü bile unutmadım. Kendimi ve sizi oralardan çıkartmak için 9 yaşımdan beri savaş verdim. Bu uğurda kanım bile döküldü. Nasıl unuturum?" diyerek, geçmişteki mücadelesine dikkat çekiyor.

Ailesindeki diğer üyelerle arasındaki farklılığı, "Sen de savaştın bunu inkar edemem. Farkımız sen Nimet olarak önüne serilenlere, sebeplerine küfürle, inkârla, müsrif ederek yaklaştın" sözleriyle açıklıyor. "Asla dilemem ama bereketsiz ve aldanılmış bir son bu yolun sonu. Çok acı. O eşik aşıldı artık. Temiz bir yer kalmadı tutabileceğim." ifadeleriyle, aralarındaki kırgınlığın onarılamaz bir noktaya geldiğini vurguluyor.

Son olarak, "Bana iyi gelenlerle, dağımın karı, karım ve bahçemin en güzel gülü yavrumu yanıma aldım, Allah'a güvenip seni ona emanet edip gittin. Bir gün affedilmen(iz) dileğiyle. Seni, sizi hâlâ çok seviyorum ama tek başına yetmiyor bu. Sadece kendimi ve Çekirdek ailemi korumaya alıyorum. Ne kadar acı ve utanç verici değil mi bu korumayı sana karşı, size karşı yapıyor olmam!" diyerek, eşi ve oğluyla birlikte yeni bir hayata başlama kararı aldığını belirtiyor. Bu durumun kendisini ne kadar üzdüğünü de ifade etmeyi ihmal etmiyor.

Özcan Deniz, hayatının kendisine hep büyük sınavlar yaşattığını, ancak sonrasında hep armağanlarla karşılaştığını belirtiyor. "Bu da bir armağandır diyerek eskisinden daha güçlü ve daha parlak yola devam ediyorum. Sana teşekkür borçluyum. Bana yaşattığın(ız) her ihanetle çok şey öğrettiğin(iz) için. Her şeye şükürler olsun" sözleriyle, geçmişten aldığı derslerle geleceğe daha güçlü bir şekilde baktığını vurguluyor. Ağustos ayında paylaştığı Sabahattin Ali'nin "İsteseler canımı vereceğim çoğu insanı hayatımdan çıkardım. Çünkü yokluklarına üzülmek, yaptıklarına üzülmekten daha kolay" sözünü de hatırlatarak, hayatından çıkardığı insanlara dair net bir mesaj veriyor. Paylaşım, ailevi ilişkilerdeki kırgınlıkların ve zorlukların yanı sıra, öz saygı ve hayatın getirdiği zorluklarla baş etme mücadelesini de gözler önüne seriyor.

🚀 Popüler post! Son 24 saatte 5 kişi görüntüledi!

❤️ Sevilen post! Son 24 saatte 0 kişi favoriledi!

🏷️ Beklenen post! Son 24 saatte 0 kişi kaydetti!

🚀 Popüler post! Son 24 saatte 5 kişi görüntüledi!